Bu kitapta iki strateji ön plandadır. 1. körlere göremediklerini göstermektir. Yani seyirciyi eğitmek istiyor. 2. strateji seyirciyi eyleme geçirmek istiyor. Yani seyirciden istediği gösteriden ders almasını, gösterinin üzerine gitmesini, gösteriyi sorgulamasını istiyor. Seyircinin özgürleşmesi demek, seyircinin gördüğüne ilişkin ne düşüneceğini ve ne yapacağını bilmesidir. Zekaların eşitliği vurgulanmıştır. Bir cahilin başka bir cahile kendisininde hiç bilmediği bir şeyi öğretebileceği öne sürülmüştür. Tiyatrocular seyircilere zorla bir şeyler endeksliyorlar.İnsanlar kimsenin baskısı altında kalmadan kendi düşünceleriyle kendi bilgileriyle kendi kazanımlarıyla öğrenimlerini elde etmiş olsalardı o zaman gerçekten doğru ortaya çıkmış olurdu. Bilginin ancak kendi zihninde harmanlayıp kendine göre uyarladığı zaman doğru olduğunu başkasından öğrendiğin bilginin doğru olmadığını gösteriyor. Örnek olarak sergilerde birinin resmi sana anlatması doğru değil o resme sen baktığında ne anladığın önemlidir. Bilgi tek başına öğrenilir. Örnek olarak sosyal merkez projesi çözümlenirken geçmiş sosyal merkez örneklerini incelersek onların bakış açısı altında kalıp onların doğrularını tekrarlamış oluruz. Yani kendini proje yaptığın kişiler yerine koyman gerekmektedir, böylelikle kendi doğrunu oluşturmuş olursun.
Kübra Doğan 1406010089
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder